İnternetten uzaklaşmakta zorlanan çocuklar, bilgisayar oyunlarının olumsuz yönleri ile karşılaşıyor. Şiddet içerikli oyunların saldırgan davranışlarda artışa yol açtığını belirten uzmanlar, zamanın büyük kısmını sanal ortamda geçiren çocukların, sosyal ortamlarda sorunlar yaşamaya başladığına dikkat çekiyor.
Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Işıl Göğcegöz, çocuklarda görülen oyun bağımlılığına dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
“İnternetin çocuklarımızın hayatına girmesi birçok kolaylık getirdi ancak çocukların oyun alanlarını da değiştirdi. Bilgisayarın önünden kalkmakta ya da akıllı telefonları ellerinden bırakmakta zorlanan çocuklarımız bilgisayar oyunlarının psikolojik ve sosyal açıdan birçok olumsuz yönü ile karşılaşıyorlar.”
Zamanın büyük bir kısmını sanal ortamda ve sanal bireyler ile geçiren çocukların sosyal ortamlarda sorunlar yaşamaya başladığını ifade eden Doç. Dr. Işıl Göğcegöz, bu çocukların çoğu zaman yalnızlaştığını belirterek, “Sanal oyunlar daha çok şiddet, saldırganlık ve güç temaları içeriyor. Yapılan araştırmalar, şiddet içerikli bilgisayar oyunlarının saldırgan davranışlarda artışa yol açtığı, bu oyunları oynayan çocukların yaşıtlarına göre daha saldırgan olduğu ve kaygı düzeyini artırdığını göstermektedir” şeklinde konuştu.
Diğer bir tehlike de bilgisayar oyunlarının içerisine ‘ürün konumlandırma’ biçiminde fark edilmesi zor olan reklamların yerleştirilmesi. Böylece bu oyunları oynayan çocuklar yeni oyunları alma isteği duyuyor. Bu şekilde bağımlılık süreci destekleniyor.
İnternet bağımlılığı, omurga yapısını da olumsuz etkiliyor. Sürekli masa başında bilgisayar ile veya belli pozisyonda telefon ile ilgilenen çocuklarımızın omurga yapısı olumsuz etkileniyor ve çeşitli postür sorunları ve şiddetli sırt ve boyun ağrıları gelişiyor.
İnternet bağımlılığı olan çocuklar için aile içi iletişimin önemine değinen Işıl Göğcegöz, “Çocuğa birlikte verimli zaman geçirmenin önemli olduğunu vurgulamak gerekir” diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Aile bireylerine birbiriyle etkileşime dayalı aktiviteler önerilmelidir. Aileler çocuklarını dinlemeli ve yargılayıcı söylemlerden uzak durulmalıdır. Çocukla birlikte, gelişimini destekleyici oyunlar oynanmalıdır. Bilgisayar oyunları saatlerine kısıtlama getirilmelidir.Ayrıca alternatif aktivite planları yapılmalıdır.”