Nefes almak ne kadar önemli, ne kadar bize inanılmaz bir sistem içinde yaşadığımızı göstermekte. Birer mucize olduğumuzu her defasında bize gösteren yaşam kaynağımız bize aslında ne kadar önemli bir de ders vermekte, “hayatımızın her günü önemli bir gün”.
Nefes almak kadar, bize nefes aldıranlardan da bahsetmek gerek tam da bu noktada. Mesela annelerimiz. Mesela Atatürk. Önemli günler olmasa, o gün ya da kişileri unuttuk mu sayılacak. Değil elbette. Annemizi nasıl unutabiliriz ya da Atatürk’ümüzü. Ancak birilerine ait günler, bir şeyleri bizlere hatırlatan günler olarak kalmamalı. Aynı duyguları hissettirmek için mihenk taşı olan o özel günlerin önemi, aslında, birlik duygusunu oluşturmaktır. Beraber onları anmak ya da hatırlamak aynı anda o kişi ya da kişilere olumlu bir duygu yoğunluğu aktarmak olmalıdır. Birbirimizin kalplerine, o an aynı duyguları hisseden kişilerin kalplerine dokunmak olmalıdır. Tıpkı kelebek etkisi gibi, gözle görülmeyen bir enerji etkisi ile...
Geçtiğimiz iki hafta boyunca önce anneler günü ardından 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladık. Her ikisi de hayatımızın en önemli günleri. Ne için? Aynı duygular ülkenin her yerinde, her ücra köşesinde hissedildiği için. Her bir evde, her annesinden ayrı kalpte, her annesini hiç görmemiş bir çift gözde anneler günü kutlandığı için. Her cezaevinde, her mektupta, her çocuk kalbinde bugün için şarkılar söylendiğinden. Her statta 19 Mayıs ve Atatürk için şiirler okunduğunda, her ailede 19 Mayıs’ta yağan yağmur, açan güneş, ilk okunan şiirin heyecanı, zor ezberlenen şarkıların sözleri, öğretmenlerin tembihleri, ailelerin “Ata’nın huzuruna çıkacaksın yavrum” uyarıları ile hazırlanan dünün minikleri, bugünün bizleri… Tek kalp, tek ruh, tek duygu olmuşken, birinin diğerini anlaması o kadar kolay ve o kadar gerçektir ki, tarife gerek bile yoktur.
Tek kalp ve tek ruhtan bahsederken annelerimize geri dönmek istiyorum. Çoğumuzun hayatında, “bana bir tek öpücük ver yavrum yeter” diyen anneler günü anneleri olmuştur. Elimiz boş ama yanaklarına konan öpücükle kalplerini dolduracağını sanan bizler, masum çocuklardan olduk. Annelerin bir öpücük, bir çiçek yeter bana diyen tavırları yalan dostlar. Başta kendi annem olmak üzere tüm kadınlar hediye almaktan hoşlanır. Derlerse sakın inanmayın, eliniz boş yanına ne siz, ne de bir çocuğu yaklaştırın. Tamam sinirlenmeyin, belki de benim gibi bir kaçınız bunu yaşadı. İşte ben de bu anneler gününde yine kadınlardan destek aldım. Kadınların el emekleri ile harikalar yarattıkları el işlerinden anneler günü hediyelerimi seçtim. Siz de görmek isterseniz, hemen iki adresi verebilirim. Ugumen Takı markasının yaratıcısı Sibel Tecimer Aksoyer ve Başak Sanat markasının yaratıcısı Süheyla Cömert. Her ikisini de instagram hesaplarından takip edin.
Bu haftalık benden bu kadar… Bol bol bilgi, yönlendirme yaptım. O zaman artık herkese iyi haftalar deme vakti geldi. Kadın emeğine destek olacağınız, annelerinizi sevip sayacağımız (elbette kadınları demek daha doğru olacak ama Anneler Günü’ne özel bir mesaj bu) ve 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı gibi özel günlere zaman ayırıp, değer vererek güzel nesiller yetiştireceğimiz güzel günlerimiz olması dileğiyle.
Sevgi ve ışıkla.