Hiperleksi, “İleri okuma becerisi ile anlama zayıflığının bir arada bulunması” olarak tanımlanıyor. Hiperleksik çocuklar, 2 yaşına gelmeden uzun kelimeleri hecelemeyi, 3 yaşından önce ise cümleleri okumayı öğreniyor. Bu çocukların, kelime okuma yeteneklerinin çok yüksek olmasına rağmen genellikle okudukları ve duydukları cümleleri anlamakta güçlük çektiğini belirten Uzm. Dr. Algun Tüfekçi, hiperleksik çocuklarda genellikle insanlarla uygun şekilde etkileşim kurma ve sosyalleşmede zorluklar gözlendiğine dikkat çekti.
1,5 yaşında kelime okuyabiliyorlar
Tüfekçi, “Hiperleksi, zayıf anlama becerisiyle ileri okuma becerisinin birlikte bulunması, açıkça öğretilmeden okuma becerisinin kronolojik yaştan beklenenden erken kazanılması ve genellikle nörogelişimsel bir bozukluk bağlamında yazılı materyale yönelik güçlü bir yönelim olarak tanımlanmaktadır” dedi.
Hiperleksik çocukların büyük çoğunluğu yaklaşık 1,5 yaşında kelime okuma becerisine sahiptir. Bazı hiperleksik çocuklar, daha iki yaşına gelmeden uzun kelimeleri hecelemeyi ve üç yaşından önce de cümleleri okumayı öğrenmiştir.
Hiperleksik çocukların okuma biçiminin iletişimsel olmadığına dikkat çeken Uzm. Dr. Algun Tüfekçi, “Kelime okuma yetenekleri çok yüksek olmasına karşın hiperleksikler genellikle okudukları ve duydukları cümleleri anlamakta güçlük çekerler. 2018 yılında yapılmış olan bir meta-analiz çalışması (1981-2017 yılları arasında yapılmış bilimsel araştırmalar dâhil edilmiştir) kelime okuma becerileri iyi olmasına karşın, hiperleksili çocukların, dinlediğini ve okuduğunu anlamakta güçlük yaşadığını göstermiştir. Az bir kısmı hiperleksi başladıktan sonraki dönemde okuduğunu anlama ve konuşma dilini iletişimsel bir biçimde kullanma yeteneği geliştirir. Nadiren, otizm spektrumunda olmayan çocuklarda da görülebilmektedir. Bu çocuklarda tüm basılı materyal türlerine makul bir şekilde geçici bir ilgi gösterme şeklinde kendini gösterir. Bu ilgi ileriki yaşlarda giderek solar” diye konuştu.
Hiperleksi tek başına bir tanı değil, günümüzde, hiperleksinin tanımı ve kriterleri hakkında oluşmuş bir fikir birliği yok. Bu nedenle, bu belirtilerin hepsinin birden aynı anda bulunması gerektiği anlamı çıkarılmamalı. Hiperleksinin genel özellikleri:
-Kronolojik yaşından beklenenin çok üzerinde ve erken gelişmiş kelime okuma yeteneği,
-Harfler veya sayılara büyülenmişcesine yoğun bir ilgi,
-Sözlü dili anlamada önemli güçlükler,
-Anormal sosyal beceriler, insanlarla uygun şekilde etkileşim kurma ve sosyalleşmede zorluklar,
-İki yaşına kadar normal gelişim gösterip, daha sonra gelişimde gerileme,
-İfade edici dili tuhaf bir şekilde öğrenme - manasını anlamadan cümle yapısını ezberleme,
-Konuşmaları nadiren kendiliğinden başlatma,
-Sağırmış gibi görünme,
-5N 1K sorularına yanıt vermekte zorlanma,
-Somut ve gerçek anlamda düşünme,
-Soyut kavramlarla ilgili zorluk yaşama,
-Rutine bağlı kalmaya yoğun bir ihtiyaç duyma, geçişlerde zorluk çekme, ritüelistik davranışlar sergileme,
-İşitsel, koku alma veyahut dokunsal hassasiyet,
-Kendini uyarıcı davranışlar gösterme,
-Kendine özgü, sıra dışı korkulara sahip olma,
-Güçlü bir görsel ve işitsel belleğe sahip olma.
Dr. Algun Tüfekçi, “Hiperleksik çocukların hepsi olmasa da pek çoğu, ortalamanın üstünde bir zekâ düzeyine sahiptir. Çoğu durumda, entelektüel yeteneklerde üstünlük gösterirler. Kavramlar, öğrenme stillerine uygun olarak, görsel şekilde sunulursa neredeyse her şeyi öğrenebilirler. Entelektüel olarak keskindirler. Okuma, matematik, coğrafya ve astronomi çoğu zaman yaşıtlarından ileri oldukları konulardır. Bu çocuklar öncelikle okuma yoluyla öğrenir, bu yüzden onlar için tasarladığımız terapötik ve eğitsel programların okuma becerilerini dikkate alması gerekir. Bu çocuklar için; okuma, zayıf olan dil ve sosyal becerileri öğrenme ve bunları geliştirmek için güçlü bir araçtır. Bu nedenle, zayıf yönlerini geliştirmek için yazılı dilin kullanılması önemlidir. Hiperleksili çocuk, sözlü dili anlamaya başladığında, yazılı dil yavaş yavaş azaltılabilir ve yalnızca kafa karıştırıcı yeni şeyler ortaya çıktığında kullanılabilir. Hiperleksinin belirlenmesi, çocuklar küçükken önemlidir, çünkü erken müdahale çocukların başarı şansını artırır. Her ne kadar semptomlar zamanla azalma eğiliminde olsa da karakteristik öğrenme stili yetişkinlik döneminde kalır.” dedi.